Ayak İzlerini Örtebilir Rüzgar

Dört mevsimlik parçalanmış gülümseme
küçük bir çocuğun belleğinde
kabuğunu büyüten yaradır

Bağır sevdanı harlamak için bağır 
Tetikte kalakalmış insana
başka ne denilebilir ki
kara bir romana başlarken fırtına

Çiçeklerin çağrısıyla kanatlanır
göç zamanı dağlara çıkan iklim
Kent varoşu
kötü bir duruşa sığınır
Kırık umutlar mitinginde
söze dökülür katlim

Şarap ve gül gecesinden önce
çarmıha gerilen kuşku kumkuması
gözyaşıyla doldurur
çatlamış toprak tası

Yenilenir bir avuç suya muhtaç
vurgun mevsimi düşen ağaç

Kalbi kırılan sarılır ihanete
İlk sürgün çağırır kıtlığı 
avuçlarında sakladığı pas artığı
kirletir ırmağı

Ey rüzgara boyun eğmiş madde 
Ey merhem olduğu acıdan 
daha dürüst zaman
dudaklarımdan öpün önce
sarsın belleğimi sonra
yalnız hayatlar sığınağında
sevişmeden iyileşebilir mi insan

Sel yorgunu şehrin haraplığında
ayak izlerini örtebilir rüzgar 
Suçları bağışlatabilir 
pencere önüne konulan serenat

Nasıl süslenir fakat
belleğine mızrak sokulmuş yalnızlığında
hüznü büyüten bedbin bir hayat

Denize ulaşan yürüyüp gidendir

Babür Pınar

  • Yorum yapmak için lütfen üye olunuz!!!